"SEÇİYOR AMA SEÇİLEMİYORUZ

Edirne Belediyesi öncülüğünde oluşturulan Edirne Kadın Dayanışması tarafından; 5 Aralık Kadına Seçme ve Seçilme Hakkı tanıyan Anayasa değişikliğinin yıl dönümü etkinlikleri kapsamında tören düzenlendi.

2017-12-05 12:17:19
"SEÇİYOR AMA SEÇİLEMİYORUZ

Edirne Belediye Başkanlığı Kadın ve Aile Hizmetleri bünyesinde; Edirne’de bulunan tüm Kadın Sivil Toplum Örgütleri’ni tek çatı altında bir araya getiren “Edirne Kadın Dayanışması”  Türk Kadını’na Seçme ve Seçilme Hakkı tanıyan Anayasa değişikliğinin yıl dönümü etkinlikleri kapsamında; Atatürk Anıtı’nda çelenk sunma töreni gerçekleştirdi.   

Çelenk Sunma Töreni’nin ardından ortak bir basın açıklaması yapan Edirne Kadın Dayanışması; basın açıklamasında şunlara yer verdi;

Bundan tam 83 yıl önce Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, en önemli devrimlerinden birini daha hayata geçirdi. 5 Aralık 1934 tarihinde kadınlarımıza genel seçimlere katılma ve milletvekili seçme-seçilme hakkının tanımasıyla demokrasi yönünde çok önemli bir adım daha atılmış oldu.

Birçok Avrupa Ülkesiyle kıyaslandığında; Türk Kadını seçme ve seçilme hakkını çok erken kabul edilebilecek bir tarihte kazandı. Kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesiyle; 1935 yılında yapılan seçimlerde 18 kadın vekil meclise girdi. Bu rakam o dönem için yüzde 4.6’lık bir temsil anlamına gelmekte.

PEKİ ARADAN GEÇEN 83 YILDA TÜRK KADINI NEREYE GETİRLDİ

Bugün tarih 5 Aralık 2017. Bugün özgürlüğüne ve bağımsızlığına kavuşmuş, laikliği benimsemiş ve laikliği bir ilke bir rehber olarak özümsemiş olan Türkiye Cumhuriyeti’nin, kadınlara verdiği bu hakkının 83. yılı. Modern, çağdaş diye tanımlanacak birçok Avrupa ülkesinden çok daha önce seçme ve seçilme hakkına sahip olan kadınlarımız; Mustafa Kemal Atatürk’ün amaçladığı gibi bu hakkı,  bu kimliği kullanabiliyor mu? Bugün TBMM’de, yerel yönetimlerde kadınların sesleri ne kadar duyuluyor?

Bizler bugün Mustafa Kemal Atatürk’ün isteği gibi, onun amaçladığı gibi özgür ve bağımsız olabildik mi? Evde, okulda, işte varlığını sürdürmek için mücadele vermeye çalışan kadınlarımız siyasette ne kadar söz sahibi?

MAALESEF CEVAPLAR ÇOK VAHİM.

 TBMM’de hala yeteri kadar kadın milletvekilimiz yok. Hala kadınların yaşamları, kadınların iş hayatları, kadınların özlük hakları, kadınların temsil hakları görmezden gelinmeye devam ediliyor.  Yüzde 4.6’lık bir temsil hakkıyla ilk kez TBMM’de yer alan kadınların, bugün aynı mecliste temsil hakkının yüzde 9 olması da bunun en net ve açık kanıtı.  Türkiye, kadınlara bu hakkı tanıyan ilk ülkelerden biri olmasına rağmen seçilme oranı göz önüne alındığında hala üçüncü dünya ülkelerinin bile gerisindedir.

Sosyal, demokrat ve çağdaş bir yapıya sahip olan; eğitimli kadın sayısının birçok kente göre fazla olan Edirne’de 1935 yılında mecliste yer alan 14 kadın milletvekilinden biri olan Dr.Fatma Şakir Memik’ten bugüne kadın milletvekili sayısı toplamda 4 tür. Bu kadınların başarısızlığı ile alakalı değildir. Erkek egemen yönetimlerin hazırladığı, erkek öncelikli yasalar değiştirilmediği ve her alanda kadına kendini ifade etme özgürlüğü tanınmadığı takdirde bu gerçeğin değişmesi mümkün değil.

Kadın hakları, kadına yönelik şiddetin ortadan kaldırılması, ayrımcılık karşıtı ve kadının güçlendirilmesi ilkelerine tamamen aykırı yasaların değiştirilmesi ve yeni çıkacak olanlara engel olunması için alanlarda sesimizi yükseltmeye devam etmeliyiz.

Bizler; Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bize verdiği seçme ve seçilme hakkımıza her zamankinden daha fazla sahip çıkmak zorundayız.

Çünkü bizler Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi;

Yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layığıyız.

ÇÜNKÜ BİZLER TÜRK KADINIYIZ.”